-
1 masraf kapısı
де́ло, тре́бующее больши́х затра́т -
2 masraf
masraf Ausgabe f; Unkosten pl; Aufwand m; ÖKON Spesen pl;masraf etmek (viele) Ausgaben haben;masraf görmek die Ausgaben verwalten; die Unkosten tragen;masraf kapısı Ausgabenposten m, Passivposten m;masrafa girmek sich in Unkosten stürzen;masraftan çıkmak sich (finanziell) übernehmen -
3 masraf
masraf s1) Aufwand m, Kosten pl\masraf kapısı açmak Kosten verursachen\masraflar çıktıktan sonra abzüglich der Kosten, nach Abzug der Kosten\masrafları çekmek/karşılamak die Kosten tragen/deckenbir şey için \masrafa girmek viel Aufwand mit etw treiben2) \masraflar Auslagen pl -
4 masraf
расхо́д, затра́ты, изде́ржкиmasraf çekmek — брать на себя́ расхо́ды, нести́ расхо́ды
masraftan çıkmak — потра́титься, понести́ непредви́денные расхо́ды
masrafa girmek — раскоше́литься
masraf görmek — а) нести́ расхо́ды; б) ве́дать расхо́дами
masraf kapısı açmak — находи́ть по́вод для расхо́дов
yol masrafı — путевы́е изде́ржки
-
5 masraf
"1. expense(s); expenditure(s). 2. ingredients; material(s), necessary supplies. -ı çekmek to see to the expenses, pay for something or someone. -ını çıkarmak (for something, someone) to pay for itself/himself. -tan çıkmak unexpectedly to have to shell out money, have unexpected expenses. - etmek to spend money; to pay out money. -a girmek to spend a lot of money (to get something done). - görmek to shell out money. -tan kaçmak 1. to try to avoid spending money. 2. to be tight-fisted. - kapısı açmak 1. /kendine/ to get (oneself) involved in something that calls for money. 2. (for an undertaking) to force one to shell out money."
См. также в других словарях:
masraf kapısı — is. Para harcamayı gerektiren bir iş Şampiyon olunca takım şımardı, ille dış seyahat diye tutturuyor, hadi sana yeni masraf kapısı. H. Taner Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller masraf kapısı açmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
masraf kapısı açmak — para harcamayı gerektiren bir işe girişmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
masraf — is., Ar. maṣrif 1) Harcanan para, gider Onların masrafı çoktur. 2) esk. Bir şeyin yapımında kullanılan gereç, harç Bu yemeğin masrafı bol tutulmuş. Birleşik Sözler masraf kapısı cari masraf mahkeme masrafı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller … Çağatay Osmanlı Sözlük
kapı — is. 1) Bir yere girip çıkarken geçilen ve açılıp kapanma düzeni olan duvar veya bölme açıklığı 2) Bu açıklıktaki açılıp kapanan kanat Evlerin kapılarında kocaman yeşil bronz tokmaklar vardı. S. F. Abasıyanık 3) Tavla oyununda iki pul üst üste… … Çağatay Osmanlı Sözlük